1- Bol su ve ayran içirin

Sıcak havanın etkisiyle daha fazla terleyen çocuklar sıvı kaybediyor. Dolayısıyla da su ihtiyaçları artıyor. Bu nedenle yaz aylarında çocuklarınıza daha fazla su içirin. Bebekler susuzluklarını ifade edemiyor. Küçük bebeğiniz varsa öğün aralarında mutlaka su teklif edin. Çocuklarınızın sıvı ihtiyacını çay, kola ve diğer yapay içeceklerle değil su, ayran gibi içeceklerle karşılayın.

2- Sebze ve meyveleri temiz suyla yıkayın

Yaz aylarında su ve besin hijyeni en çok üzerinde durulması gereken konulardan biri. Piknikte ya da plajda kaynağı bilinmeyen açık suların ve bunlarla yapılmış buzların kullanılması, bu sularla yıkanan sebze, meyvelerin tüketilmesi kusma, ishal ve sıvı kaybı ile seyreden hastalıklara davetiye çıkartıyor.

3- Yiyeceklerini dışarıda bekletmeyin

Yazın sütlü, yumurtalı ve tavuklu besinler çok daha kısa sürede ve kolaylıkla bozuluyor. Bu nedenle bu tip yiyecekleri dış ortamda bekletmeden hızlı bir şekilde tüketmek gerekiyor. Ayrıca açıkta satılan gıdalar ve açık büfelerde uzun süre sıcakta bekleyen yiyecekler de mikrop üremesi için uygun bir ortam haline geliyorlar.

4- Dondurma aldığınız yeri doğru seçin

Dondurma, çocukların en sevdiği yiyeceklerin başında geliyor. Aslında faydalı bir besin olan dondurma uygun şartlarda saklanmadığında besin zehirlenmesine neden olan en önemli faktörlerden biri haline geliyor. Bu nedenle emin olmadığınız yerlerden çocuğunuza asla dondurma almayın.

5- Bol giydirin, her gün duş aldırın

Yaz aylarında çocuklarınıza kıyafet seçerken dikkatli olmalısınız. İnce, pamuklu, bol ve açık renkli giysiler tercih edin. Zira kalın ve sıkı giysiler isilik, pişik, mantar oluşumuna katkıda bulunuyor. Bu tip sorunlardan korunmak için kıyafet seçiminin yanı sıra çocuğunuzu her gün, gerektiğinde ise günde birkaç defa sadece ılık suyla duş aldırın.

6- Güneşe kademeli olarak çıkartın

Kemik sağlığı ve bağışıklığın kuvvetlenmesinde büyük rol oynayan D vitaminin en büyük kaynağı güneş. Eksikliği durumunda çocuklarda kemik eğrilikleri ile seyreden raşitizm hastalığı ve sık enfeksiyonlar görülüyor. Ancak bu faydalarının yanı sıra güneş ışınlarının bir takım zararları da bulunuyor. Kanserojen etkisi olan güneş ışınları ayrıca ciltte lekelenme ve erken yaşlanma gibi sorunlara da sebep oluyor. Bu nedenle çocuğunuzun güneşe çıkacağı saatlere dikkat etmelisiniz. 11.00-16.00 saatleri arasında güneşe asla çıkartmayın. Güneşe çıkacağı zaman dilimini 15 dakikayla başlatıp yavaş yavaş artırın. Deniz kenarında gölgede otururken ve denizde geçirilen zamanlarda da güneşe maruz kaldığını unutmayın. 

7- Güneş kremi, şapka ve gözlüğü unutmayın

Güneşe çıkartmadan 20 dakika önce en az 30 faktör UV koruyucu kremler sürün ve etkisinin 3-4 saat olduğunu unutmayın. Bebeklerde ve açık tenli çocuklarda kremler 50 faktör olmalı. Çocuğunuzun kafasında geniş siperlikli bir şapka ve uygun UV korumalı gözlük olmasına özen gösterin.

8- Önlem almadan havuza sokmayın

Hijyen tedbirleri alınsa da havuzlardan hepatit A, cilt mantarı, üriner enfeksiyon, dış kulak yolu enfeksiyonu, konjonktivit gibi hastalıkların bulaşması mümkün. Bu nedenle eğer seçim yapma şansınız varsa denizi tercih edin. Deniz ya da havuzdan çıktıktan sonra çocuğunuza mutlaka duş aldırın, havuza sokmadan önce ayaklarını mantara karşı özel solüsyonlu sularla yıkayın, yüzücü gözlüğü ve kulak tıpası kullandırın.