Kaspersky Lab ile B2B International'ın gerçekleştirdiği yeni araştırma, ebeveynlerin %30'unun çocuklarının çevrimiçi ortamda ne gördüğü ya da yaptığı konusunda kontrollerinin olmadığını düşünürken %38'inin çocuklarının internet alışkanlığının bir bağımlılık haline geldiğinden endişelendiğini gösteriyor.

Katılımcıların yarısından fazlası (%52), çocuklarının çevrimiçi ortamda karşılaştığı tehditlerin giderek arttığına inanıyor. En büyük endişe çocukların uygunsuz ya da sakıncalı içeriklerle karşılaşma riski (%45) olurken katılımcıların neredeyse üçte ikisi (%60) çocukların bu tür içeriklere sınırsız erişime sahip olduğuna ikna olmuş durumda.

Diğer endişeler arasında çocukların tehlikeli yabancılarla karşılaşma ve iletişim kurma (%41) ve kendileri hakkında çok fazla kişisel bilgi paylaşma (%40) ihtimalleri yer alıyor. Katılımcıların %38'i çocukların internet bağımlısı olabileceğinden ve çevrimiçi ortamda çok fazla zaman harcayabileceğinden korkuyor.

Çocukların zararlı yazılımlarla karşılaşma ve muhtemelen bunları tanıyamama riski de ebeveynlerin %37'si için büyük bir endişe kaynağı oluşturuyor. Daha şaşırtıcı ve endişe verici olan ise gençlerin yaşamlarında yıkıcı ve uzun vadeli etkisi olabilecek siber zorbalığın ebeveynlerin sadece %35'i tarafından ciddi bir endişe olarak listelenmiş olması.

Çocuklara ilişkin bu doğrudan tehditlerin yanı sıra, ebeveynler aynı zamanda ailenin diğer üyelerinin de verilerin kazara silinmesi ya da kaybedilmesi (%27) ya da çevrimiçi oyunlarda ve diğer ortamlarda uygulama içi satın alımlar nedeniyle beklenmeyen masrafların yapılması (%25) gibi çocukların çevrimiçi ortamdaki korunmasız davranışlarından etkilenebileceği konusunda endişe ediyor.

Yetişkinlerin endişelerine eklenen bir diğer yük ise internet kullanan ebeveynlerin %52'sinin ve yetişkinlerin yarısından fazlasının (genel olarak %29) kendi anne babalarının karşılaşabileceği ve başa çıkamayacağı riskler konusunda endişe ediyor olmaları. Dijital ortamda aktif anne babalara sahip katılımcılar (ankete katılanların %19'u) ebeveynlerini üçte iki oranında daha korunmasız görürken genel olarak katılımcıların %13'ü bu yaşlı akrabaların nelerle karşılaşabileceğinden endişe ediyor.

Daha olgun internet kullanıcılarına ilişkin başlıca endişelerin arasında ise zararlı yazılımlarla (%52) ya da sahte web sitelerle ve e-postalarla (%50) karşılaşma, dolandırıcılık ve suç etkinlikleri yüzünden para kaybetme (%45), dolandırıcılara yakalanma (%38) ya da hatta gizlice izlenebilme (%37) riskleri yer alıyor. Çocuklar için çevrimiçi ortamlarda duyulan başlıca korkulara benzer şekilde, tehlikeli yabancılarla (%25) ve sakıncalı içeriklerle (%20) karşılaşma riskleri yaşlıların karşılaşabileceği tehlikeler listesinde de üst sıralarda yer alıyor.

“Koruyucu olmak bir ebeveynlik içgüdüsü ancak çevrimiçi tablo kuralları değiştiriyor. Araştırmamız, pek çok ebeveynin çocuklarının çevrimiçi ortamda karşılaşabileceği çok sayıda kontrolsüz içerik bulunduran tehditlerin sayısının artmasından korktuğunu gösteriyor. Araştırmanın her beş ebeveynden birinin çocuklarının güvende olmasını sağlamak için bir önlem almadığını ve hatta yarısından fazlasının (%58) çevrimiçi tehditler hakkında çocuklarıyla konuşmadığını göstermesi ise çok endişe verici. Kaspersky Lab Kıdemli Güvenlik Araştırmacısı David Emm, "Önemli sayıda yetişkin deneyimsiz yaşlı akrabaların özellikle dolandırıcılık ve zararlı yazılımlar şeklinde çevrimiçi ortamda karşılaşabileceği tehditler konusunda endişe ederken, baskı altındaki bu ebeveynlerin sevdiklerinin güvende olmasını sağlamak için ihtiyaç duydukları yazılıma ve desteğe sahip olmaları çok önemli,” şeklinde konuştu.

Kaspersky Lab, anne babaları kapsamlı bir güvenlik çözümünü eğitim ve iletişimle birleştiren bir yaklaşım edinmeye çağırıyor. Aile odaklı bir yazılım çözümü, ebeveynleri yanlarında olmadığı zaman ya da yetişkinlerin henüz haberdar olmadığı tehlikelerden çocukları koruyan temel güvenlik ağıdır ancak çocukların (ve yaşlı akrabaların) kendilerini nasıl koruyacaklarını anlaması da eşit derecede önemlidir. Bu da neye karşı dikkatli olunacağını, istenmeyen yaklaşımların nasıl engelleneceğini ve tedirgin edici içeriklerden nasıl kaçınılacağını bilmeyi gerektirir. En önemlisi ise, Kaspersky Lab, ebeveynlere (ve büyük çocuklara) yazılımı ve eğitimi çevrimiçi riskler ve davranışlara ilişkin açık bir diyalogla birleştirmelerini öneriyor.