Bahar Alerjisi Çocukların Göz Sağlığını Tehdit Ediyor!..
Mevsimsel hastalıklar arasında başı çeken göz alerjileri, çocuklar başta olmak üzere pek çok kişinin kâbusudur. |
Gözlerde sulanma, kaşıntı, kızarıklık, burun akıntısı, tıkanıklık, hapşırık ve burun kaşıntısı yakınmaları bahar mevsimiyle artar.
Baharın gelmesiyle birlikte özellikle çiçeksiz bitkilerin polenlerinin havada rüzgarla yoğun biçimde yayıldığına ve böylelikle mevsimsel alerjik rahatsızlıkları tetiklediğine dikkat çekti. Op. Dr. Karakaya: “Havadaki polenler, siz ne kadar istemeseniz de soluma yoluyla vücudunuza yerleşir. Özellikle bazı kişilerin vücutları polenlere karşı daha hassastır ve alerji geliştirir. Belirtiler çoğunlukla, gözlerde sulanma, kaşıntı, kızarıklık, burun akıntısı, tıkanıklık, hapşırık ve burun kaşıntısıdır. Yakınmaların uzun süreli olması gözlerde ciddi rahatsızlıklara yol açabilir, o nedenle tedavide erken müdahale çok önemlidir.” dedi.
Alerjik konjonktivit kabusunuz olmasın
Göz kızarıklığı, geçici sulanma, kızarıklık ve kaşıntı gibi belirtilerle kendini gösteren bahar alerjisi kaynaklı konjonktivitin, özellikle çocuklarda sık karşılaşılan bir durum olduğunu belirten Op. Dr. Hatice Karakaya, “Bahar alerjisi görülen çocukların, dışarı çıkarken koruyucu güneş gözlüğü takmalarını öneriyoruz. Ebeveynlerin alabilecekleri diğer önlemler ise; ağız ve burnu kapatan koruyucu maske takılması, kıyafetlerin hergün değiştirilmesi, sık banyo yapılması ve gün içerisinde yüzün yıkanması ile ağız ve burnun bol su ile gargara yapılmasıdır.” dedi.
Op. Dr. Karakaya, ‘’Alerjik konjonktivit en sık rastlanan alerjik göz hastalıklarından bir tanesidir. Sıklıkla polen, tozlar ve kimyasal maddelere karşı alerji gelişmesi olarak tanımlanır. Verdiği rahatsızlık nedeniyle bir ya da birden fazla organı etkileyebilmektedir. En önemli belirtileri gözlerde kızarıklık, şişkin kırmızı göz kapakları, gözlerde sulanma, kaşıntı, yanma, çapak oluşumu ve ışığa hassasiyettir.” dedi ve hastalığa gençlerde ve özellikle erkek çocuklarda daha sık rastlandığını ifade etti.
Tedavi edilmezse sinüzit, otit ve astıma yol açıyor
Göz alerjilerinin tedavilerine iki farklı yönden yaklaşılmasının mümkün olduğunu ifade eden Avrupagöz Merkezi göz hastalıkları uzmanı Op. Dr. Hatice Karakaya, öncelikle göz alerjisine neden olan çevresel faktörlerin ortadan kaldırılması gerektiğinin altını çizdi. Op. Dr. Karakaya, hastanın açık alandaki polenlere ya da herhangi bir bitkiye alerjisinin olması durumunda mümkün olduğunca bu tür ortamlardan uzak durmasına, evinde çiçeksiz bitki bulundurmamasına ve varsa evcil hayvanlarını evinin belli bir bölümünde tutması gerektiğine dikkat çekti.
Op. Dr. Hatice Karakaya, hastanın bu dönemde çoğunlukla da antihistaminik, damarları büzen, alerjik şikayetleri ortaya çıkaran hücreleri dengeleyici, iltihap giderici ve kortizonlu ilaçlarla tedaviye ihtiyaç duyduğunu, ayrıca, polen döneminde ilaç tedavisi ile istenilen sonuç alınamayan uzun süreli rahatsızlıklarda çok seyrek de olsa halk arasında alerji aşısı olarak bilinen özgül immünoterapi yapılabildiğini ifade etti. Bu tedavinin cilt altına injeksiyon şeklinde uygulanabildiği gibi dil altına sprey şeklinde de verilebildiğini aktaran Op. Dr. Hatice Karakaya, tedavi edilmezse ve önlem alınmazsa tekrarlayan rahatsızlığın sinüzit, otit ve astım hastalığını beraberinde getirdiğinin altını çizdi.
Yorumlar Sende Yaz
Yorum Bulunamadı. İlk Yorum yazan siz olmak için tıklayın.